Ne Var Ne Yok | Eylül 2018 // Sabreden Muggle İstediğini Alır



Herkese serin bir İzmir gününden merhaba!

Akademik dönemin başlamasıyla havaların da serinlemesi keyfimi iyice yerine getirdi. Yazın sıcaklarından o kadar bıkmışım ki üşümek artık hoşuma gider olmuş fark etmeden. Bunun yanında hayatımdaki güzel gelişmeler de beni gittikçe mutlu bir muggle haline getirdi son günlerde. İnanılmaz olumlu, keyifli ve sevimli biri olup çıktım.

En azından bana öyle geliyor, aynaya bakınca yüzümde güller açıyor. Kısacası etrafımdakiler için de daha bir çekilir hale geldim denilebilir. 

Normalde çekilmez olduğumdan değil tabii. :D

Yazın bitmesi ve sonbaharın gelmesiyle hayatım yeniden bir düzene girdi. Derslerin başlaması ve yeniden bir plan program yapmak hayatta en sevdiğim şeylerden biridir zaten. 

Bir de bu yıl diğerlerinde olduğundan daha yoğun olacağım gibi, ama bu tatlı bir yoğunluk.


Dönem başlamadan önce gönüllü bir işe başladım!

Farklı yaş gruplarından iki sınıfa gönüllü İngilizce öğretiyorum. Bölümüm öğretmenlik olmadığı için bu işi yapamam, bana göre değildir diye çok endişe yaptım ama bir kez yapınca, daha ilk günden bunun çok keyifli bir iş olduğunu gördüm.


Tercih dönemimde, yıllar yıllar öncesi herkes en azından bir tercihime öğretmenlik yazmamda ısrarcı olmuştu. Öğretmenlik altın bilezik filan diyenler de çoktu ama ben bu mesleğin bana uygun olmadığı konusunda direttim ve tercihlerimin hepsini - ki topu topu beş tercih yapmıştım - mütercim tercümanlıktan yana kullandım. 

Bunun nedeni gerçekten de kendimde o kumaşı görmememdi. Öğretmenlik bana göre sadece bir meslek değildir; bir sanattır, bir fedakarlık, özveri işidir. Aynı zamanda çok büyük bir vicdani sorumluluğu vardır. Tüm bunların altından kalkabileceğimi, bu mesleğin gerektirdiği yetenek ve diğer manevi özelliklere sahip olmadığımı düşünüyordum. 

Hala öğretmenliğin hayallerimdeki iş olduğunu düşünmüyorum, çeviri işi benim yapmak için doğduğum şey, bu konuda hala fikrim aynı. Yine de bu iki sınıfa ders verirken tahmin ettiğimden daha çok keyif alıyorum. Bundan öğrencilerimin de etkisi büyüktür elbette. Hepsi öğrenmek için, bunun farkında olarak ve isteyerek oraya gelen gençler ve ben de onlara bir şeyler verebilmek için elimden geleni yapıyorum. 

Bunun yanı sıra geçtiğimiz günlerde harika bir haber aldım.

İki sene önce, ikinci sınıfın başında okulumuzun merkez kütüphanesine yarı zamanlı çalışmak için başvurmuştum. Hatta şöyle gelişmişti o olay;

Kütüphanede çok vakit geçirdiğimden orada çalışan öğrenciler hep gözüme takılıyor, ilgimi çekiyordu. Ben gönüllü çalışıyorlar sanıyordum ama biriyle konuşunca yarı zamanlı öğrenci olduklarını ve bir ücret karşılığında çalıştıklarını öğrendim. Araştırmamı yapıp başvuruda bulundum ama bana çok sıra olduğunu, adımı sıraya ekleyeceklerini ama ne zaman sıranın bana geleceğini bilmediklerini söylediler. Ücretsiz, gönüllü olarak çalışmak istediğimi söylesem de bunun kabul edilmediğini belirttiler. Ben de tamam diyip hayal kırıklığımla bu işi unuttum.

Aradan iki yıl geçti, aklımda hiç yokken bir telefon aldım ve hala kütüphanede çalışmak isteyip istemeyeceğimi sordular. Öyle heyecanlandım ki hemen cevap bile veremedim, ne olduğunu da anlayamamıştım zaten. 

Neyse, hemen birkaç gün içinde istenilen belgeleri toparlayıp teslim ettim. Okul bitmeden, bir senede olsa kütüphanede çalışabileceğim için çok mutluyum. Kimilerine çok küçük, basit veya anlamsız gelebilir ama bunu yapmayı gerçekten çok istiyordum. Bu fırsatı bulduğum için çok mutluyum. 

Dolayısıyla bu yıl hem gönüllü dersler, hem de bu kütüphane işi ile meşgul olacağım; bir taraftan da dersler var tabii, ikinci dönem de proje çalışmam olacak. Üniversitenin son yılı zaten normalde de yoğun olur ama böyle planda olmayan işler yoğunluğumu ister istemez artırdı.

Yine de mutluyum, yoğun olmayı, meşgul olmayı seven bir insanım. Boş kalınca kendimi kötü hissediyorum. Sadece bu yoğunluğun kitap okuma konusunda beni kötü etkilememesini diliyorum. Belki biliyorsunuzdur, yoğun ve stresli dönemlerde daha çok kitap okuma gibi garip bir özelliğim var. 

Bakalım nasıl olacak. :D



Siz bugünlerde neler yapıyorsunuz?

Benimle paylaşın!

Yorum Gönder

15 Yorumlar

  1. heeey çok sevindiiim yaaaa. okula da öğrencilerine de kütüphaneyee deeee. dolu ve aktif olmak iyidir kiiii :) heey bi dee aramızda var mütercim tercümanlar bikaç tanee :) bak bi tanesiii. pek de iyi biridiir :) oku bak yayınlarınıı. bi de "hakkımda" bölümünü de okuuuu :)

    http://www.kitaptanfilme.com/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Deep! Bahsettiğin bloga mutlaka bakacağım :')

      Sil
  2. Yaşasın gönüllülük!!!

    Son sene bile olsa istediğin bir şeyi tecrübe edecek olman çok güzel. Haberlerin de çok güzel, hoşgeldin okuyan muggle 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, belki daha uzun süreli olacak olsa sıkılacaktım, böyle tadında bırakmış olacağım hem :D Çok teşekkürler :')

      Sil
  3. aaaaaAaAa hayatımda hep kütüphanede çalışmak istemişimdir, iki yıl geç olsa da sonunda istediğin bir şeyi yapabilmene sevindim :') Ayrıca öğretmenlik konusunda çok çok haklısın. Öğrencilerle uğraşmak çok büyük bir sorumluluk istiyor ve dersten derse her öğrenci inan ki değişiyor ya. Yeni akademik yılın ve işlerin hayırlı olsunnn ^^

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Güzel dileklerin için çok teşekkür ederim :')

      Sil
  4. Kütüphanede çalışmak çok zevkli olmalı:) Kolay Gelsin:)

    YanıtlaSil
  5. Her ikisi de çok güzel. Kolay gelsin, zevkli anlamlı ama biraz yorucu olacaktır. İzmir' de bugün fırtına bekledik, aksine hava ısındı tekrar :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim :') İzmir'de hiç belli olmuyor ne yazık ki.. Şemsiye ile çıkıyoruz dışarı sonra üzerimizdeki ceketleri, hırkaları çıkarıyoruz :D

      Sil
  6. Ayy bende kütüphanede çalışmayı çok isterdim. Bir araştırayım bizim kütüphanede de böyle imkan var mı diye.. Harika haberler bunlar bende tam zamanlı bir öğretmen olamazdım sanırım. Gönüllü öğretmenlik yapman harila bir şey. 😁 Üniversitenin son senesi dop dolu ama bir o kadar da güzel geçecekmiş gibi görünüyor.. 🤗💙

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Araştır, mutlaka vardır. Umarım sen de kütüphanede çalışma fırsatını bulursun öyleyse :')

      Sil
  7. Kütüphanede çalışmayı ben de çok isterdim. Senin adına çok sevindim. Keyifli bir işin olacak.

    Fark ettim ki ben de ne kadar yoğun olursam o kadar verimli oluyorum. Tatiller, bol boş vakitler bana yaramıyor. :-)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir ortak özelliğimiz daha ^.^ Çok teşekkür ederim ablacım :')

      Sil
  8. '' Kütüphanede çok vakit geçirdiğimden orada çalışan öğrenciler hep gözüme takılıyor, ilgimi çekiyordu. Ben gönüllü çalışıyorlar sanıyordum ama biriyle konuşunca yarı zamanlı öğrenci olduklarını ve bir ücret karşılığında çalıştıklarını öğrendim. Araştırmamı yapıp başvuruda bulundum ama bana çok sıra olduğunu, adımı sıraya ekleyeceklerini ama ne zaman sıranın bana geleceğini bilmediklerini söylediler.'' - Kütüphanede çocuklara para veriyorlar ya ondan sıra var yoksa kitap okuma alışkanlıklarından değil :)

    YanıtlaSil