Pazar 6'lısı : Hakkımdaki 6 Gerçek




Uzun süredir Pazar 6'lısı yazısı yazmıyorum. Bu haftada aklımda yoktu - çünkü ödevlerimin içinde kendimi kaybetmiş durumdayım - fakat çok bunaldım ve artık biraz eğlenceli vakit geçireyim dedim. Pazar olduğu aklıma geldi, liste hazırlamayı da özlemişim, işte o yüzden buradayım :D

Bu haftanın konusu biraz esnek. Ya kitaplarla ilgili 6 gerçeği yazacağız ya da kişisel bir şeylerden bahsedeceğiz. Okuma alışkanlıklarımla ilgili bir yazı taslaklarımda beklediğinden ben bu temayı kişisel algılayarak, hakkımdaki türlü türlü gerçeklerden bahsedeceğim. Belki ortaya daha ilginç şeyler çıkar. 

Bakalım..


İşte bu da ilk maddenin kanıtı :D

- Çok sevdiğim bir şarkıdır, siz de dinleyin! -



Aşırı duygusal bir muggleım.

Bunu kitap yorumlarımı takip eden insanlar az çok anlamışlardır zaten. Kimsenin çok hüzünlenmediği kitaplarda, filmlerde, şarkılarda ben bir şeyler hatırlayıp üzülecek bir şey buluyorum ve sonu gözyaşları oluyor her zaman. Çok çabuk melankolik bir ruh haline girebiliyorum, bir söz, bir bakış, ufacık bir anımsama.. En küçük şeyden çok derin etkilenebiliyorum kısacası. Hoş bir özellik değil ama beni seven böyle sevsin :D


Birine söyleyemediğim şeyleri yazdığım bir defterim var. 

Bu durum çoğumuzun başına gelmiştir. Özellikle de bir tartışma sonrasında aklınıza söylemek istediğiniz ama o an söyleyemediğiniz şeyler takılır durur. Ben bu nalet duruma bir nevi çözüm buldum. İçimde tutup kafayı yiyeceğime bir yere yazıyorum. Hiç yoktan iyidir ama, dimi?


Eskiden Almanca'dan nefret ediyordum.

Almanca dersleri başladığından beri, yani lisenin birinci sınıfından beri bunun çok gereksiz bir ders olduğunu düşünüp üzerine hiç düşmemiştim. Dil alanını seçmeme rağmen Almanca hiç ilgimi çekmemişti. Liselerdeki ikinci dil eğitimi de malum... En azından benim yaşadığım şehirde o kadar önem verilmiyordu, liseyi bitirdiğimde dört sene -sözde- Almanca eğitimi almama rağmen adımı bile kalıbı ezberleyerek söylüyordum. Sonrasında, yani tercih döneminde, çok beklenmedik bir şekilde İngilizce/Almanca eğitim veren bir bölüm seçtim ve bir sene boyunca Almanca hazırlık okudum. Bu süre içinde Almanca'yı o kadar çok sevdim ki şu an İngilizce'den bile daha çok seviyor olabilirim. Evet, garip.


Star Wars filmlerini izlemedim, izlemeyeceğim. 

Fazla iddialı oldu ve büyük konuşmamak gerektiğini de biliyorum. Bunu söylediğimde yani filmleri izlemediğimi söylediğim zaman insanların verdikleri tepkilerden çok sıkıldım gerçekten. Zamanında bu büyük hayret karşısında sorunun bende olduğunu düşünüp izlemeye zorlamıştım kendimi ama ı-ıhh. Olmayınca olmuyor. Benim ilgimi çekemedi ne yazık ki. Ne yapayım yani? Öleyim mi? :D


Küçük şeylere büyük değerler yüklerim.

Çoğu insana küçük gelecek şeyler aslında benim için fazlasıyla büyük anlam ifade edebiliyor. Örnek vermem gerekirse; mesela benim için kulaklık paylaşmak büyük bir olaydır. Müziğini biriyle paylaşmak zaten çok derin bir meseleyken, bir de kulaklığının tekinden fedakarlık ediyorsan sırf o da seninle o şarkıyı dinlesin, seninle aynı duyguları paylaşabilsin diye... Benim için manyak bir şey ve herkesle de kulaklığımı paylaşmam :D


shipshipshipp ^^

Güneşe, ya da dışarıya da olabilir - henüz çözemedim - çıkınca birkaç defa hapşırıyorum. 

Bundan daha önce bahsetmiş olabilirim, belki. Ama bana birazcık yakın olan insanların fark ettikleri şeylerden biri bu. Bir binanın içinden dışarı çıktığımda istisnasız her zaman hapşırıyorum. Bazen çok yorucu olabiliyor. -_-




Öyle işte, benimle ilgili saçma ve gereksiz bir yazı okudunuz. Sizin hakkınızdaki ilginç gerçekler neler bilmek isterim. 

Lütfen benimle paylaşın!




Yorum Gönder

22 Yorumlar

  1. Ne, Star Wars'u izlemedin mi? :-) Ben star wars filmlerini çok severim. evimde oyuncakları, kupaları var diyeyim sen ne kadar sevdiğimi anla. sen film izlemeyi seviyorsun, star wars'a da bir şans vermelisin bence.

    almanca bizim insanımız tarafından genellikle sevilmeyen bir ders. senin çok sevmene şaşırdım.

    yalnız ben okuma alışkanlığınla ilgili yazıyı da okumak istiyorum haberin olsun.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biliyorum senin ne denli Star Wars sevdiğini Şule ablaa :D Ne bileyim sarmadı bi türlü ya belki ileride izleyebilirim, hatta sevedebilirim :D Almancayı nasıl bu kadar sevdim, ben de şaşırıyorum.. İlerleyen günlerde mutlaka yayınlayacağım o yazımı da ^^

      Sil
  2. Çok eğlenceliymiş bu. :) Bende Star Wars serisini sevmiyorum yalnız değilsin. ^^ Bende son zamanlarda aşırı duygusal olduğumu far ettim. Özellikle sıklıkla kitap okumaya başlayınca net anladım. :) Hiç de saçma ve gereksiz değildi Keyifle okudum. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ayy bu konuda birinin daha benimle aynı fikirde olmasın nasıl sevindim bilemezsin yaa :D Kitaplar, evet, bence de insanı duygusallaştıran en büyük etken :/ Çok teşekkür ederimm ^.^

      Sil
  3. Danışanlara günlük tutmayı ve yazmayı biz de öneriyoruz.İyi bir şey yapıyorsun yani :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok rahatlatıyor gerekten :') Teşekkür ederim ^^

      Sil
  4. Burada degil de sitemde yayınlayabilirim çok hoşuma gitti :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. siten nerde senin, link verseneee :D

      Sil
    2. http://www.samettutal.com/

      Sil
    3. Ya Samet :D Burada değil deyince benim bildiğim blgunda değil diye anladım ben :D başka bi siten daha var sandım, yoksa biliyorum nerede olduğunu :D neyse, daha fazla saçmaladan gidip bu hafta neler öğrendin ona bakayım..

      Sil
  5. Biz mahnı/şarkı paylaşmışıq deyilmi ? ;)) Bir də qulaqcıq paylaşsaq tam olar. Amma mənə də dəyərli gəldi. Normalda mən də qulaqcığımı hər kəslə paylaşmıram.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eveeet paylaştık tabii ^.^ Ben senle kulaklığımı da paylaşırdım hemm, o günler de gelecek ^^

      Sil
  6. Çok keyifliydi yazını okumak. 😀 Star warsı önceden bende hiç beğenmiyordum, ilgimi çekmiyordu bile. Bu yıl izledim ve sevdim. Belki ileride seninde fikirlerin değişir. Bende bu ara çok duygusalım hamilelikten olabilir ama en ufak bir şeyde gözlerim doluyor, yalnız değilsin kısacası. 😊 Hapşırman alerjik bir durum mu? Benim eşiminde birçok şeye alerjisi var toza vs. hayat onun için çok zorlaşıyor, seninde öyleyse üzüldüm.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Alerjik mi bilmiyorum ama burnum ıslanınca da çok hapşırıyorum, duştan sonra, yüzümü yıkadıktan sonra filan durduramıyorum resmen :D Ama gerçekten yorucu ve sinir bozucu bir şey :/ Duygusal olman çok doğal Red, dram filmlerinden uzak dur :D

      Sil
  7. Çok güzel bir yazı olmuş :) Star Wars izlemedim, denedim olmadı, sevemedim. Ayrıca ben her sabah kalktığımda 6-7 kez hapşırıyorum. Yataktan kalkmak yetiyor hapşırmam için.. :( Bence benim durum daha vahim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yalnız olmadığıma sevindim, Star Wars konusunda. Söyledim rahatladım vallahi :D

      Sil
  8. Aynı kitaplardan hoşlandığımız için genel olarak, ortak yönlerimiz olmasına şaşırmadım aslında :D Teşekkür ederim :')

    YanıtlaSil
  9. Melankoli hali hissettim gozde 😂
    Defter tutma işi güzelmiş, vah tüh niye demedim der dururum 😂😂
    Almanca ikinci dildi ki ben de aynı senin gibi düşünüyordum, düşüncem de sabit hala, ingilizce de sevmiyorum itici geliyor, ilgilenmiyorum da köreldi galiba, ikisi dışında bir dilı öğrenmek istesem herhalde daha iyi olurdu diye düşünüyorum 😂😂😂
    Kulaklık paylaşımı tabi ki çok özel, ben de vermem yani 😂😂😂😂
    Güzel bir 6li idi ahaha ben de yaptım baksana 😄😄😄😄

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, bu sıralar fazlasiylen melankoliğim -_- Demek yazıma da yansımış :D Bana da itici gelen diller var ya, oluyor öyle :D Hemen bakıciğiim ^.^

      Sil
  10. Duygusal bir yapıya sahip olmanız gerçekten de çok hoş... Aslına bakarsanız ben de epey bir duygusal takılırım. Hiç ağlanmayacak bir dizi de ağlayabilirim gibi vs... Star wars aslında güzel de sayılır ama eski tadını vermediği için bıraktım gitti. Hem zaten o kadar güzel film varken onu mu izleyelim yani! Hapşırma olayını biraz tuhaf buldum :). Seçtiğin şarkıyı gerçek manada sevdim. Güzel de yazıyorsun madem ben bu blogu okurum... :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hiç olmadık zamanlarda duygulanmak, ağlamak filan sanırım ruh halimizle ilgili ya, düşündüklerimiz, hissettiklerimiz öyle bir noktaya ulaşıyor ki sebep aramıyoruz artık dışa vurmak için.. Bu konuda gerçekten çok melankolik olabiliyorum ben :D Yorumun için çok teşekkür ederim, hoş geldin o halde! :')

      Sil