Diziler
Dizi Yorumu : Goblin
쓸쓸하고 찬란하神-도깨비
Goblin : The Lonely and Great God
Tür : Romantik/Dram/Fantastik
Yayın Yılı : 2016
Yönetmen : Lee Eung-Bok
Senarist : Kim Eun-Sook
✥
Yayın Yılı : 2016
Yönetmen : Lee Eung-Bok
Senarist : Kim Eun-Sook
✥
Baştan söyleyeyim, izlemenizi kesinlikle önereceğim, benim için tüm zamanların favorileri arasına giren bir dizi olmadı.
Neyse gelelim olumlu ama çoğunlukla olumsuz düşüncelerime.
Goblin, sanırım geçen senenin en çok konuşulan Kore yapımlarından biriydi. Başlamadan her yerde tanıtımını, heyecanla bekleyenlerin yorumlarını filan görüyordum. Hem kadrosuyla, hem de konusuyla herkes kocaman beklentilerle bekliyordu diziyi.
Dolayısıyla benim de ister istemez beklentilerim tavan yapmıştı, hem de oyuncuların hiçbirini tanımamama ve konuyu da yarım yamalak bilmeme rağmen.
Diziyi izlemeye final yapmasına yakın bir dönemde başlamıştım. İzlemem o kadar uzun sürdü ki daha dün akşam izledim son bölümünü.
Dizinin finalini izledikten sonra netteki yorumlara şöyle bir baktım da çoğunluk bayılmış, çok sevmiş filan dedim acaba ben başka bir dizinin finalini mi izledim. Hatta yok yok, ben başka bir dizi mi izledim dedim. Hani hiç Kore dizisi izlemeyen biri olsam bu fikir değişikliğini anlayacağım ama Goblin'den çok çok daha iyi yapımlar varken onun bu kadar yüceltilmesini anlamış değilim.
Neyse, zevkler ve renkler deyip bu meseleyi burada kapatıyorum.
Oyunculuklara, kurguya, yer yer yaşattığı ters köşelere, mizahına, dramına hiçbir diyeceğim yok. Özellikle hikayesi çok sağlam bir diziydi. Geçmiş sahneleri en severek izlediğim yerler oldu. Reenkarnasyon olayı zaten bana hep ilginç gelmiştir. O da beni diziye çeken şeylerden biri olmuştu izlediğim sırada. Merak hep canlıydı, sizi diziyi izlemeye itiyordu.
Ama bir yere kadar.
İzledikten sonraki fikrim şu yönde ki bu dizi en fazla 12 bölüm olmalıymış. 12'den sonra dizi öyle saçmalamaya başladı ki kendimi devamlı gözlerimi devirirken buldum. Devam etmemin tek sebebi oyuncuların karakterlerinin hakkını vererek oynamasıydı. Kısaca diziyi bitirme nedenim bu güzel insanların performanslarıydı, yoksa senarist kafayı yemiş kesinlikle.
Ne yapsak etsek de diziyi dört bölüm daha uzatsak diye ellerinden gelen tüm saçmalıkları ortaya dökmüşler. Bir zaman sonra olumsuz bir şey olduğunda, dram yaratılmaya çalışıldığında gözlerim bile dolmuyordu artık çünkü biliyordum, hatta emindim ki en fazla bir bölüm sonra bunun üstesinden gelecekler, her şey yoluna girecek. Bu da hikayeyi gereksiz uzattıkları için oluyordu işte.
Hele son bölüm olanlar sinirlerimi öyle bozdu ki. 30 sene geçtiği söyleniyor Eun Tak'ın ölümünün ardından ama bunu yazan insanlar düşünmüyor mu ki 30 senede bir ülkede hiçbir değişiklik olmaz mı? Düşünün bir Kore 30 sene önce nasıldı, şimdi nasıl? Ki burda bahsettiğimiz insanlar hayal gücü geniş insanlar, böyle bir kurguyu üretebiliyorlar ama 30 seneler bir zaman diliminin sebep olacağı değişiklikleri göz ardı ediyorlar.
- Ama çok güzelsiniz kiii-
Beni rahatsız eden bir başka şey de, sanki herkes mutlu olmak zorundaymış, herkesin mutlu sonunu yazmak zorundaymış gibi hissetmeleri. Zaten geçmişi bir insanların böyle bir hikaye içinde, işte Goblin'e dönüşüp, Azrail olup, reenkarnasyon geçirip bir araya gelmesi çok büyük bir tesadüfken - ki bunu da kadere bağlayıp razı olduk izleyiciler olarak - otuz yıl sonra hemen, hem de aynı vücutta reenkarne olan bir Sunny görüyoruz. Demek ki öldükten sonra sonra bu kızımız yeniden doğdu, hem de aynı bedende.
Aynı şey Eun Tak için de geçerli. Neden aynı bedende senarist? Bir bölüm için oyuncu değiştirmek izleyiciyi memnun etmez, bunların aşkı böyle güzel diye mi düşündünüz. Böyle yaparak hikayenin kendi içindeki tutarlılığı ve gerçekçiliğini sarsacağını hiç mi hesaba katmadınız.
Zaten dizide reenkarnasyonun prensiplerine de pek değinilmemişti. Ben kaçırdım belki ama olması gerekirdi, açıklanması gerekirdi. Sonuçta kurgunun dayandığı temellerden biri bu olay. Daha fazla, daha ilginç şeyler öğrenmek isterdim bu durumla ilgili ama sığ kalmıştı dizide. İşte, yeni bir bedende yeniden doğuyorsun olup bitiyor, demeye getirilmişti sanki.
Bir de mesela, hani 30 yılın bunun için çok kısa olduğunu filan geçtim, Eun Tak'ın reenkarne olacağından da eminiz ya - çünkü mutlu bitmek zorunda! - zavallı melodramatik hayal gücüm onun kadın olarak, hatta insan olarak değilde akçam yaprağı olarak, geleceğini bile düşündü. Ne epik olurdu düşünsenize.
Ama yok, çiftler birleşmeli ve hikaye mutlu sonla bitmeli. Kurgunun tutarsızlık ve boşluklarla dolu olması hiç önemli değil.
Dram işleyeceksen, cesur olup yazdığın hüznün de arkasında duracaksın ve reenkarnasyona da sığınmayacaksın! :D
Ya arkadaşlar, hala yediremiyorum ama otuz yıl içinde, aynı bedende dönmek nedir Allah aşkına?
Neyse, çok dolmuştum, içimi döktüğüm iyi oldu. Bu diziyi harika dizi müzikleriyle ve eşsiz arka plan hikayesiyle hatırlayıp son dört bölümü kafamdan silmek istiyorum. Oyunculara da hakkını vereyim, harika oynadılar.
Diziyi çok sevenler varsa lütfen taşlamalarımın kişisel fikrim olduğunu hatırlasınlar. Sevenlere saygım sonsuz tabii. :D
İzlememiş olanlarsa, benim gibi böyle gereksiz uzatmalardan, sündürmelerden çok rahatsız oluyorlarsa 12. bölüme kadar izlesinler. Finali kendi kafalarında yapsınlar, daha rahat ederler.
Her şeye rağmen bu dizi şunu sordurdu; aşk her şeyi affeder mi?
Gidip I'm Sorry I Love You izleyesim ve gerçek dramın tadını çıkarasım var ama... Yürek dayanır mı?
OST'ı bırakayım, cidden güzeldi. Bu vesileyle iyi analım diziyi.
Siz Goblin'i izlediniz mi?
Hakkında neler düşünüyorsunuz?
Benimle paylaşın!
Yorum Gönder
20 Yorumlar
İçimden sana siper olasım geldi şu an. Ne yaptın Gözde yürek mi yedin? :D Çatır çatır gömmüşsün diziyi helal olsun :D Ben Goblin'in en son 6. bölümünü izlediğim için hala iyi anıyorum diziyi ama finale kadar izleseydim herhalde ben de pek hoşnut kalmazdım diye düşünüyorum. Bazı senaristler dizi nasıl olsa fantastik mantığa ne gerek var diye düşünüyorlar galiba. Blood, Bride of the Water God falan da mantıktan pek nasibini almamış dizilerdi. Kore dizisi izlenilecekse en iyisi romantik komedi izlemek bu yüzden :D
YanıtlaSilGoblin de bittiğine göre Muggle'ın sıradaki dizisi ne olacak peki? :D
Oyuncuları, oynadıkları karakterleri çok ama çok sevdim ama derdim senaristle :D Cidden, benimle aynı eleştirileri yapan kimseyi göremeyince kendimi tutamadım, yazmazsam çatlardım amaa :D Blood cidden fena sallamıştı ve midemi bulandırmıştı kelimenin tam anlamıyla. Goblin'de de aynı duyguları yaşadım gerçi :D Sıradaki dizin Tunnel'dı, o bitti ve neyse ki Goblin'i yarattığı hoşnutsuzluğu silip attı - muhtemelen öneri yazısı gelecek.. Şimdi de While You Were Sleeping izliyorum, beş altı bölüm izledim, güzel gidiyor bakalım.. :')
SilAblamın ve arkadaşımın çok önerdiği bir dizi Goblin, bu yüzden listemde. :) Yazını okumak iyi oldu, böylece beklentilerim biraz düştü. ;) Emeğine sağlık! ^_^
YanıtlaSilEvet, beklentilerini düşük tutarsan bence daha çok keyif alırsın! Yine de umarım benden daha çok keyif alırsın :D Teşekkürleeer :')
SilGoblini çok beğendim önce bunu belirteyim :D Ama yazını okuyunca da sana hak verdim. Bence de son biraz zorlama olmuştu. Lakin ben takılmadım Koreliler son konusunda müthiş başarısızlar zaten :) Baştan sona kusursuz dizi izleyemiyoruz ki :)) Dizi çok övülünce böyle hissetmen çok normal tabi. Beklentin düşük olsa takılmazdın belki de. Birçok yönden o kadar sevilesiydi ki böyle şeyleri göz ardı ettim ben :))
YanıtlaSilKore dizilerinin sonlarının hep kötü olduğu genellemesine katılmıyorum ben. Sonu gayet güzel ve olması gerektiği gibi biten diziler var zira, durum böyleyken ben göz ardı edemedim :D Bir de dediğin gibi çok övülmesinin etkisi de var.. Yine de bir kısmını keyifle izlediğim için güzel hatıralar bıraktı genel olarak tabii :')
SilBende senin gibi düşünüyorum dizi yayınlanırken o kadar fazla övgüler ki izlemeden çok büyük beklentiye girdim başları gerçekten çok iyiydi diyaloglar olsun oyuncular olsun çok güzeldi ama 12den sonra birakasim geldi bıraktım da bi 1 sene falan izlemedim üzerine bi yığın dizi izledim en sonunda dedimki dur şunu izleyeyim, aslında reenkarnasyon olayı da iyiydi ama son bölüm çok zorlamaydi beğenmedim havada kaldı yapamamislar bu kadar başarılı bi diziden o son beklenmezdi
YanıtlaSilGoblin gerçekten güzel bir dizi.Oyunculuklar,OST,efektler,arka planlar,mizah vs.Fakat ben bu yOrumları okumadan önce mutsuz son diye biliyordum.Şimdi öğrendim içim rahatladı.Ama yinede sonu çok karmaşık ve seninde dediğin gibi gereksiz uzatma içerikli.Bu arada Azrail ve Sunny mutlu oluyorlar mı?(SPOİLER İSTERİM DLFHGALDSFG).
YanıtlaSilonlar mutlu oldu da ben olamadım :D
SilBeğendim güzel bir dizi izlemeyen ve yorumlardan fikir edinmeye gelen arkadaşlara öneririm
YanıtlaSilGoblin benim hayatımda yer edinen bir dizi ama kesinlikle sonu berbattı. Şöyle ki kılıcı çekip Goblin'in küle dönüştü sahneden sonra her şey inanılmaz gereksizdi. Dizi tam da o anda bitmeliydi. İlla mutlu son isteniyorsa binlerce başka yol vardı bunun için. Mesela tanrılar acıyıp Goblin'i küle dönüştürmeyip ölümlü yapabilirdi.Kılcı çeker ve goblin ölümlü olur vs. Ama yok herkesin kendini en az iki kere feda edip ölmesi ve 60 yıla geri gelmesi gerekiyor... Velasıl kelam arada açıp tekar tekrar izleyeceğim ender dizilerden ama asla 13.bölümden sonrasını izlemem ben de. Kısacası eğer son 3-4 bölüm daha iyi yazılmış olsaydı kült bir dizi olabilirdi.Hakkı yenmiş diye dünüyorum.nOT: 30 yıl demişsin ama en az 60 yılı var o geri dönüşün bence çünkü Sunny yaşlanıp ölüyor ve Ji Eun‑tak tekrar liseye gidecek kadar büyüyor. Yani i-na-nıl-maz saçmaydı oraları. Yok Goblin bilmem kaç sene sonra geliyor ama kimse hatırlamıyor vırt zırt. Senarist hikayeden sıkıldı mı naptı? Adam 13 bölüm diye hayal edip yazdı da birileri ''aa böyle olmaz hepsini bi mutlu sonda birleştir.'' dedi de adam gıcıklık mı yaptı naptı anlamadım. O yüzden napıyoruuuuz hatırlamak istediğimiz yere kadar hatırlıyoruz,oturup sonunu kendimiz baştan yazıp hayal ediyoruz. Sevgilerle <3
YanıtlaSilYalnız senarist adam değil kadın kendisi Kim Eun sook olur. The Heirs, Secret Garden, Mr. Sunshine ve son olarak yeni çıkan The king:Eternal Monarch gibi dizilerin senaristi. Yani *Kadın* kendini çoktan kanıtlamış biri. Ancak yinede son hakkında size katılıyorum. Mutlu sonla bitmesine rağmen beni ağlatan tek yapım olabilir. Mutluluk ya da hüzün ağıtı da değil sinir ağıtı.
YanıtlaSilBilmiyordum, öğrenmiş oldum. Yine de erkek ya da kadın olması dizi hakkındaki fikirlerimi değiştirmiyor ne yazık ki. Kendini kanıtlamış olması da benim için bir şey ifade etmiyor açıkçası, sonuçta "kendini kanıtlamış olmak" da takdir edersiniz ki göreceli bir ifade, kime, nasıl, neye göre kanıtlamış kendini? Çoğunluğun beğendiği şeyleri herkes beğenecek diye bir şey de yok. Dolayısıyla yazdığım her şey "zevkler ve renkler tartışılmaz" görüşünün kapsamındadır. Teşekkürler :)
SilGoblin hakkında olumsuz bir yorum bulduğum için çok mutluyum. Çünkü herkes o kadar seviyor ki bende mi sorun var diye çoğu kez kendimi sorguladım. Gerçekten o son 3 bölümde kafayı yedim. Goblin'in gitmesi geri gelmesi herkesin anılarını unutması sonra geri hatırlaması teker teker ölmeleri sonra geri hayata dönmeleri. Dedim noluyo nsjdjsnsj hatta bir olumsuzluk daha vardı ki Azrail & Sunny çifti. Gereksiz bir hüzün yüklemişlerdi. Tamam harika bir çifti kabul ediyorum. Çok trajik bir geçmişleri vardı ve beraber olmamaları bir kaderi. Bunu da kabul ediyorum. Ama Sunny her şeyi hatırlarken, Goblin geri dönmüşken üstüne Goblin ve Azrail barışmışken bu ikisinin bir türlü biraraya gelememelerine sinir oldum. Zorlama bir hüzündü. İlla mutlu son olacaksa Goblin'in geri geldiği Eun Tak ile nişanlandığı zamanlarda bırakacaklardı. Ne gerek vardı hem Suuny'i hem Eun Tak'ı öldürmeye. Bi de üstüne reenkarne olmuş ama her şeyi hatırlıyor! Yok saha neler. Güzel diziydi hoş diziydi aşkı, hüznü, ayrılığı çok güzel işlemişlerdi ama bu yönlerden bana inanılmaz yetersiz geldiler. Çok uzun yazdığım için üzgünüm ama diziyi az önce bitirdim ve kendimi tutamadım...
YanıtlaSilHahaha yorumu yazan ben miyim acaba diye düşündüm. Olumsuz yorum bulduğuma çok mutlu oldum saçma bir şekilde :))
SilBu güzel yazı için teşekkürler. Keşke daha önce okumuş olsaydım :)) çünkü şuan 10. Bölümdeyim ancak o kadar zor geldim ki buraya kadar, bitirmeye zorluyorum kendimi adeta. Daha önce izlediğim dizilerde böyle bir durum yaşamadım ve insanların bu kadar beğenmesine de şaşkınım. Neyse 12ye kadar izleyeceğim ben de en azından. Diğer yazılarınıza bakıyorum hemen :)
YanıtlaSilSelam :) Son 4 bolumu icin kesinlikler katiliyorum. Ama cok sistemli bise beklemek fantastik ve mizahi yogun kullanmis bi dizi icin beklenmemeli bence. Yani donmeselerdi de dramla bitseydi ve biz daha vurucu olarak hatirlasaydik gibi bi seye hayir demisler bence de iyi ki demisler. Cunku diziyi izleyicileri 16 bolumluk bu fantastik seruveni agzi kulaklarinda izledi cogu zaman. Mantikla seyircinin kalbini bi kefeye koyup seyirciyi secmisler. :)) bu arada kac yillik yaziya hala donus yaptigini gordum tesekkurler bu nezakatin icin.
YanıtlaSilBu dönemlerde coffee Prince adındaki başyapıtı izleyip gong yoo'nun gülüşüne aşık olduğum için goblin'e bir şans vereyim dedim ama beklentimi hiç karşılamadı. Fazla yavaş ilerliyordu ve çift arasında uyum yoktu. Sadece o gülüşü görebilme adına devam ettim diziye. Ayrıca finalin mutlu son olduğu söyleniyor ama eun tak ortalama 70-80 yıl yaşayıp yine ölecek ve goblin yine yalnız kalacak. Reenkarne olacak biri varsa o da goblindi. Ölseydi de yeni mutlu bi hayat yaşasaydı.
YanıtlaSilDiziyi yeni bitirdim adeta duygularıma tercüman olmuşsunuz bende açıkçası ilk üç bölüm aşırı iyidi hızlı ilerledi sonra bir olayı kalmadı 13.bolumde kılıç çıktı iyice farklı ve yorucu bir hal aldı yorumlarınızn hepsine katılıyorum.. beklentiyi yüksek tutmamak gerek 👍
YanıtlaSilacayip objektif bir yorum olmuş.dizi hakkındaki düşüncelerimin çoğundan bahsetmişsiniz.diziyi aşırı beğenenlerin detaya takılmadan öylesine izlediklerini düşünüyorum.tatlı bir diziydi evet ama problemler de çoktu.yazınızdan dolayı teşekkürler
YanıtlaSil