Yağmurla Gelen Mutluluk / Amber L. Johnson | Kitap Yorumu

YAĞMURLA GELEN MUTLULUK

Yazarı : Amber L. Johnson

Çevirmeni: Filiz Şakar

Türü : Genç Yetişkin

Yayım Yılı : 2014

Puanım : 4/5


Aşk bunu deneyimleyebilecek kadar şanslı olanlar için olağanüstü bir şey. 


Yağmurla Gelen Mutluluk, sizi okuma bunalımından tamamen çıkaracak türde bir kitap, diyerek başlamak istiyorum. 

Son zamanlarda okuduğum en yoğun aşk hikayesiydi Yağmurla Gelen Mutluluk. Aslında birçok kez maraton listelerine girip çıktı, herkesin okuduğu o dönemde nedense içimden okumak gelmemişti. Sonra okuyanların hepsi öyle övdü öyle övdü ki kitabı, beğenmemekten de çok korktum. Çünkü başıma çok geliyor bu durum, beklentilerimi milletin yorumlarıyla göklere çıkarıyorum ve sonra güm! Bknz : Gurur ve Önyargı, Çirkin Aşk, Eğer Yaşarsam...

Kitabı unutmak için, en azından en popüler olduğu dönemin geçmesi için bir süre bekledim. Kitabı gerçekten en doğru anda okuduğumu düşünüyorum çünkü eğer biraz daha devam etseydi bu okuyamama durumum, kafayı yiyecektim. Cidden. 

Kitabın konusunu alıntılıyorum;


Söz konusu aşksa, sıradan diye bir şey yoktur. Herkes Colton Neely'nin özel olduğunu düşünüyordu. Lily Evans ise büyüleyici olduğunu. Çocukluk arkadaşlarıyken bir kaza yüzünden yolları ayrılmıştı.Yıllar sonra buluştuklarında ise Lilly, Colton'ın ne kadar özel olduğunu ve onu daha fazla tanımak istediğini keşfedecekti.Ve Colton'ı tanıdıkça ona daha fazla bağlanacaktı. Ancak Lilly, sevgisini kelimelerle ifade etmekte dahi zorlanan bu çocukla ilişkisini dilediği gibi yürütebilecek miydi? 


Doğrusunu söylemek gerekirse hikaye çok samimi, çok sıcaktı. Yazarın üslubunu sevdim gerçekten. Anlatıcımız liseli, ergen bir kız ve bunu çok iyi yansıtmış yazar, onun ağzından aktarım yaparken. - Bu arada ana karakterin adı Lily Evans. Potterkafalar!!-

Okurken insan gerçekten öyle bir aşk yaşamak istiyor. Fedakarlıkla kazanılmış, emek verilmiş bu tür bir aşkı tatmak geliyor insanın içinden. Her ne kadar kitapta öyle çok süslü kelimeler, yoğun sanatsal cümleler olmasa da söz konusu aşk çok güzel anlatılmıştı bence. Hatta çok fazla çekemedim ve fesatlandım kendi kendime -_-

Sanırım bazen gerçekler karşımızda duruyor ama inanmak istemiyoruz. Her şeyi olmasını istediğimiz gibi görüyoruz. Bazen inkar ederek yaşamayı seçiyoruz.

Biraz da duygusal bir döneme denk geldi benim için ve her romantik sahnede ağladım ama yine de abartıldığı kadar duygusal olmadığının da farkındayım. Aşırı hisli olmasaydım belki de hiç etkilenmezdim hatta. Kitabın eksik kalan tarafı da bu oldu sanırım benim için.

Sahneler pek vurucu gelmedi bana. Colton'ın durumuyla ilgili daha ayrıntılı şeyler öğrenmek isterdim. Tamam, bu kitap o hastalığı tanıtmak için yazılmamış ama demek istediğim, nasıl uyum sağladığı ve bu süreçte çektiği zorluklara daha fazla değinilebilirdi. Biraz geçiştirilmiş gibi geldi bana nedense. Belki de hızlı okuduğum içindir, bilemiyorum. Hızlı dediğim de iki gün -_-

Hikayeyi hep içimde "şimdi kötü bir şey olacak" korkusuyla okudum. Sanırım bu tür kitaplardan hep aynı şeyi beklediğim için oluyor. 

Gerçek arkadaş, iki bedende yaşayan tek bir ruhtur.

Kötü bir şey olmasa da ben bir zirve noktası bekledim kitaptan ve bu konuda da hayal kırıklığına uğradım açıkçası. Duygusal açıdan okuyucu mahvedip dumura uğratmasını çok fazla istiyordum çünkü eğer bir kitap duygusalsa ve sizi ağlatması gerekiyorsa bunu en iğrenç, en acımasız şekilde yapmalı bence. Kulağa çok mu garip geliyor? Neyse...

Basım hataları çok battı bana ya, size de öyle oldu mu merak ediyorum. Sanırım pek de özenilmeden baskıya sokulmuş kitap?? Bir yorumda çevirinin kötü olduğunu da okudum ama bence söz konusu hatalar çeviriden değil de son okumanın düzgün yapılmamış olmasından, düzenlemenin baştan savma yapılmış olmasından kaynaklanıyor olabilir. 

Aşk mı? Bazen öyle fazla oluyordu ki canımı acıtıyordu.

Yine de kitap fazlasıyla eğlenceli ve akıcıydı. Bunun üzerine umut veren bir hikayeydi de. Çok çok fazla etkilenmesem de güzel ve çok kıskanılası bir aşk hikayesiydi. 

Okumalı mısınız? Keyfiniz bilir. :')



Biraz daha alıntı?


Ona büsbütün kapılana kadar onun her şeyim olduğunu fark edememiştim.

Sen benim sessizliğimsin Lily.

John Lennon bir defasında hayatın, sen başka planlar yapmakla meşgulken gerçekleşen bir şeyler olduğunu söylemiş.

Planlar değişir. Hayat değişir. Ve bir yan etki olarak, aşk da değişir.

Daha fazla filmin gerçek hayattaki gibi olmaması gerçekten utanç verici. Öyle olursa belki biz de büyük beklentilere girmeyiz ve kendi hayatımızdan daha çok zevk alırız. 





Siz "Yağmurla Gelen Mutluluk"u okudunuz mu?

Hakkında neler düşünüyorsunuz? 

Benimle paylaşın!

Yorum Gönder

11 Yorumlar

  1. Bu kitabı çok duydum. Geçenlerde bir booktuber arkadaşı dinlerken o da çok övgüyle bahsedildiğinden dolayı kitabı gözünde büyüttüğü için beğenmediğinden söz etmişti. Bu yüzden bende okuyup okumamak arasında kararsızdım. Bu yazın okumaya itti beni.

    Bu arada dediğin gibi sen Okuyan bir Muggle'sın. Kendine gelmene çok sevindim Gözdecimm. İki gün gerçekten hızlı bir şekilde okuduğunun göstergesi. Çünkü okuyamamaktan şikayet ediyordun. İnşallah o günler geride kaldı. Çok seviniyorummm, yaşasın ! ^^

    Hadi bakalım, daha güzel yazılar gelecek senden sadece motive ol. Arkandayız !!! :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaaaa çok teşekkür ederim Kuklaaaa ^.^ Sen böyle destekçim olunca daha da motive oluyorum :D Seviyorum seni çokkk ^.^

      Sil
  2. Bu kitabı çok merak ediyordum, bir türlü emin olamadım alsam mı almasam mı diye. Öyle güzel yorumlamışsın ki, mutlaka sepetime ekleyeceğim. Çok heveslendim okumak için :) Sevgiler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim! ^^ Dediğim gibi insanı gülümseten bir hikayeydi. Umarım sen de benim kadar beğenirsin, iyi okumalar! :')

      Sil
  3. Beğenmene sevindimm. Ne yazık ki çeviri hataları benim de gözüme çok batmıştı :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnsanı gıcık ediyor ya -_- Neyse ki kitap akıcıydı :D

      Sil
  4. Kitabı geçen gün okudum ve kitapla ilgili düşüncelerimi blogumda yazmıştım.Kitabın bazı yerlerinde çeviri hatası vardı fakat okuduğum kitaplar içinde en iyisi olmasa da fena değildi özellikle mutlu sonla bitmesi güzeldi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, sizin yorumunuzdan sonra kesin olarak karar vermiştim okumaya :D İyi ki okumuşum :')

      Sil
  5. Bende okumadım ve bende çok duydum bu kitabı. Herkesin sevdiği birşeyi sevemediğim için okumadım. Hayırlısı, alıntılarda mükemmel bu arada :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bende de hafiften var o huy ama gereksiz abartıldığını görmediğim birkaç yorumla karar verdim okumaya :D Umarım sen de bir şans verirsin, güzel bir hikayeydi :')

      Sil
  6. Aynen bana da öyle oldu işte ya, her yerde görüyordum, kusacaktım artık :D Ama ben de bir başka bloggerın samimi yorumuyla okumaya karar vermiştim :D Aynen bir şans verilmeli bence de :')

    YanıtlaSil